İstila Başlasın!

Bir virüs hayatımızı değiştirmek üzere…
Açgözlü ilaç şirketlerinin kontrolünü kaybettiği bu virüs insanları ve hayvanları zombilere dönüştürmeye başladı…
Virüs kan yoluyla bulaşıyor. Virüsten etkilenenler gördükleri tüm canlılara saldırıyor ve onları yiyorlar. Ufak sıyrık ya da ısırıklardan sonra kaçabilen canlılar ise 10 dakika ile 60 dakika arasında zombiye dönüşüyorlar.
Zombiler koşabiliyor…
Zombiler ilk olarak 30 Aralık 2010’da, akşam saatlerinde görülmeye başlandı…
Hayatta kalanlar haberleşmeye çalışıyor...
5

27 Aralık-2 Aralık Eskişehir

Merhaba;

Kurtulanlardan biriyim.Nasıl yaptıgımı sormayın çünkü herşey çok ani gelişti.
Ben eskişehirde şehir merkezinde yaşayan bir ögrenciydim,artık degilim sanırım,umrumda da degil.Kurtulan başkalarının söylediklerini dinledim,ellerim titriyor,evim karanlık ve benim sadece bir silahım var.Korkum dogal.Her an birşeyler olabilir,tekrardan başlar herşey.Oysaki kendime şaşırıyorum,silah kullanmayı bile bilmiyordum 2 hafta öncesine kadar.

Nereden başlasam?
23 aralık günü haberlerde birşeyi farkettim,canlı yayınlarda evet.Ülkenin 4 bir köşesinden garip haberler geliyordu,yok bir hastalıga ilaç bulunmuş ama bu ilaç hastaları degiştirmiş,insanlar panikteymiş,belediye başkanının emriyle şehrimiz beklemeye başladı,silahlandık.Annem 2 yıl önce öldü,iyiki bu günü görmedi.
Babam,ablam ve ben,diger yandan amcalarım ve dayım.Hepimiz bu kadardık.Önce babam gitti,yakında
anlatacagım.


İlk zombiyi nerede gördüm?
Sanırım 1 ocak sabahıydı.31 aralıkta bütün şehri ben,babam ve dayımla bir inceledik ve gezdik.Hastanelere ugradık,eylence mekanlarına,kütüphanelere,okullara,kamu binalarına baktık.Ordu evine de.Çok fazla ölü yoktu çevrede,zombi de görmemiştim neredeyse.Ama yakındalardı bunu biliyorum.Ailemin tüm erkekleri hem mühendis hem de asker oldugundan bulması kolay oldugu silahlarımızla korunarak hızlıca devriye gezdik ve sonunda bir yerlerden içeri girdik.İçerideki odalar neredeyse mahfolmuştu.3 ceset vardı,biri bir polise ait.Polisin silahını aldım ve hemen arkasından uzakta karanlıkta bir gölge gördüm, babamda farketmişti.Ama dayıma söyleyemeden o şey saldırdı.Dayıma ateş edemeyecegimden ve hayvansı yaratık dayıma saldırdıgından nişan almakta gecikmiştim.Acemi oldugumdan.Neyse ki öldürmüştük,ama dayımda biraz yaralanmıştı.O zaman bilmiyorduk tabii dönüşümün kaçınılmaz oluşunu.Bir kaç saat sonra korktugumuz oldu.Pansuman yapmamıza ragmen yürüyemiyordu artık.Birde dönüştü ve saldırmaya çalıştı.Ama kendimizi koruduk.Yani.Ve onu orada bırakarak ablamı ve digerlerini almaya gittik,daha sonra başkalarıyla haberleşecek ve güvenli bir yere(eger tabii varsa) gidecektik.

5 yorum:

Adsız

sanırım güvenli bir yer yok artık. stad belki güvenlidir diyecektim ama değil herhalde.

Unknown

yorumun için teşekkürler,yanlız degilim dedim kendime.stad bir seçenek ama bilmiyorum.tren ve otobüslere bakmadık daha.diger şehirlerde ve yurt dışında durum nedir?
siz neredesiniz?
ve öneriler?
yazarken yenmez iseniz tabii.

Brotho

afyona gidip kaleye sığınabilirsiniz. kale oldukça dik, yaratıklar oraya kolay kolay çıkamaz. kaleye çıkan patikanın başında bir çeşme var.
bol şans

Hunter

Tekirdağdaki Hapisanede askeri birlik tarafından korunuyoruz.Kurtarılmış bölge yiyecek su ve yatacak yer var.

atakanye88

biz ankarada çayyolu jandarma karakoluna sığınıyoruz yanımız da itfaiye olduğu için zombilere tazyikli su sıkıyoruz buarada zombiler tazyikli suya dayanamıyor kolları başları kopuyo tazyikli su iyidir

Yorum Gönder