İstila Başlasın!

Bir virüs hayatımızı değiştirmek üzere…
Açgözlü ilaç şirketlerinin kontrolünü kaybettiği bu virüs insanları ve hayvanları zombilere dönüştürmeye başladı…
Virüs kan yoluyla bulaşıyor. Virüsten etkilenenler gördükleri tüm canlılara saldırıyor ve onları yiyorlar. Ufak sıyrık ya da ısırıklardan sonra kaçabilen canlılar ise 10 dakika ile 60 dakika arasında zombiye dönüşüyorlar.
Zombiler koşabiliyor…
Zombiler ilk olarak 30 Aralık 2010’da, akşam saatlerinde görülmeye başlandı…
Hayatta kalanlar haberleşmeye çalışıyor...
0

Saat 14.30, Kocaeli

Sabaha doğru bir arkadaşımla birlikte evden çıkmaya karar verdik. Fakat ayrı ayrı hareket ettik. Arkamıza dönüp bakmamamız lazımdı...

Evden çıkmadan önce kocaelinin merkezinde bir arkadaşımızla internet aracılığıyla görüştük. Tek başına kaldığını, arabası olduğunu fakat benzini olmadığını söyledi. Arabasının olması beni sevindirdi fakat şehrin çıkışa kapalı olduğunu az çok biliyorum...

Evden çıktığımda direk koşmaya başladım. Arkadaşımın evine doğru, merkeze. yaklaşık aramızda 1.5km vardı. Çok hızlı koştum. Fazla olmasa da zombiler yer yer vardı. Ama çok hızlı olduğumdan dolayı sadece bana doğru yönelmekle kaldılar. Tenha olduğunu düşündüğüm yerde biraz yavaşladım. Bir kızın ağlaması geliyordu. hıçkıra hıçkıra... Bir apartmanın önüne çökmüş öylece. Etraf az da olsa sakindi. Uzakta görünen bir iki zombi dışında. Hemen yanına gittim yardım etmem gerektiğini düşündüm.

Neden kaçmadığını sordum. Kaçmak istemediğini, kimsesinin kalmadığını, ailesinin virüs kaptığını söyledi. Elimi uzattım sadece, oturduğu yerden kaldırmak için ama yaralı olduğunu gördüm. Hemen elimi geri çektim (gerçi o da elini uzatmamıştı). "Özür dilerim" dedim ve hemen uzaklaşmaya başladım.

Merkezdeki arkadaşımın evine geldim pencerede bekliyordu. Ben gelene kadar orda durmasını istemiştim. "Dış kapıyı açıyorum, hemen gir ve kapat" diye bağırdı. Şimdi arkadaşımla birlikteyim. Diğer çıktığım arkadaşımdan ise haberim yok. Buraya gelmek için anlaşmıştık. Fakat geride kalan arkadaşımı bile düşünemiyordum. Aklımda sadece benim ne yapacağım vardı. Sadece kendimi düşünmeye başlamıştım. Kendimden utanıyordum aslında...

Başkalarına yardım edebilirim diye düşünüyordum ilk önce. Artık öyle değil. Sadece ailem ve ben varım. Dışarıdaki cehennemle karşılaşınca değişti işte herşey. Herkes tek bu yaşamda kalma mücadelesinde...

Şimdilik evde güvendeyiz. Ama ikimizde arabaya inip İstanbul'a ailemizin yanına bir türlü gitmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Şehirden çıkamayacağımızı bilsekte...

Tek bir sorunumuz var şimdi. Benzinimiz yok denecek kadar az, en yakın benzin istasyonu ne kadar güvenli olabilir ki?

Elektriğimiz yok 2 saattir. Şarjımı dikkatli kullanmalıyım şimdilik kapatıyorum netbooku.

Boşuna uğraşıyormuşuz gibi geliyor. Ne kadar kaçabiliriz ki bu virüsten?

0 yorum:

Yorum Gönder